Aylar önce sevgili Oya Hanım, müstakbel gelini Özlem’in kına gecesi için kurabiye
yapmamı istediğinde çok heyecanlanmıştım, çünkü bu benim ilk
siparişimdi. “Yaparım” demiştim ama “Ya yapamaz ve mahçup
olursam” diye düşünmeden de kendimi alamıyordum. Sonuçta çok
özel bir gün için yapılacaktı ve gerçekten o güne yakışır
güzel kurabiyeler yapmam gerekiyordu. Bu arada bir kaç sipariş
daha aldım ve kendime güvenim arttı. Vee bu kurabiyelerin yapım
günü geldi çattı... Dedim ya, ne kadar kendime güvensem de çok
heyecanlıydım. Çünkü el emeği ile yapılan işlerin sonunda
ortaya çıkan şeyi seyretmenin keyfi bir başka. Özellikle bu işi
gerçekten severek yapıyorsanız. Sonunda kurabiyeler yapıldı,
bitti ve Pazartesi günü teslim edildi. Oya Hanım’ın tepkileri
herşeye bedeldi doğrusu :) Güzel övgüleri için ben de ona çok
çok çok teşekkür ediyorum. Oğlu Eren ve eşi Özlem’e de bir
kere daha sonsuz mutluluklar diliyorum...
29 Ağustos 2012 Çarşamba
26 Ağustos 2012 Pazar
Zeytinyağlı bamya yemeği
Tarife
gelecek olursak, yapılışı son derece kolay ve çabuk pişen bir
yemek. Tek el oyalayıcı tarafı bamyaları ayıklamak...
Malzemeler:
- Yarım kilo bamya
- 2 adet domates
- 2 adet orta boy soğan
- 1 yemek kaşığı limon suyu
- Tuz
Yapılışı:
Bamyaların
tepesini huni şeklinde keselim ve çok zedelemeden yıkayıp
süzdürelim. Soğanlarımızı yemeklik doğrayıp sıvıyağ ile
pembeleşinceye kadar kavuralım ve küp doğranmış domatesleri de
ilave edip, domatesler yumuşayıncaya kadar kavurmaya devam edelim.
Son olarak, bamyaları da ilave edelim ve bir iki sefer karıştırıp
suyunu ekleyerek pişmeye bırakalım. Tam bu sırada bir yemek
kaşığı limon suyunu ve tuzunu da ilave edelim. Önce orta ateşte
kaynadıktan sonra kısık ateşte bamyalar yumuşayıncaya kadar
pişirelim.
Afiyet olsun...
Afiyet olsun...
16 Ağustos 2012 Perşembe
Şekerpare
Şekerpareyi annem çok
sık yapardı eskiden... Benim en çok sevdiğim kısmı ise
fındıklarını yemekti :) Sevdiğim bir tatlıdır aslında, ama içinde bir de margarin,
tereyağ olmasa :( Aslında sıvıyağ ile yapılan tarifler de
var. Ben de bir sonraki sefer sıvıyağ ile deneyeceğim. O zaman
tekrar paylaşırım sizinle. Yapımı kolay ve çok da el oyalamayan
bir tatlı. Şimdi geçelim tarife...
Malzemeler:
- 125 gr. Tereyağ (oda ısısında)
- 1 kahve fincanı sıvıyağ
- 1 yumurta
- Yarım su bardağı pudra şekeri
- 2 yemek kaşığı irmik
- 1,5 yemek kaşığı hindistan cevizi
- 1 paket kabartma tozu
- 1 paket vanilin
- 3 - 3,5 su bardağı un
Şerbeti için:
- 3 su bardağı toz şeker
- 4 su bardağı su
Üzeri için:
- Fındık
Yapılışı:
Öncelikle tereyağ,
sıvıyağ ve yumurtayı bir kaba alalım ve özleşene kadar
çırpalım. Pudra şekeri, irmik, hindistan cevizi, kabartma tozu ve
vanilini de ilave edip karıştırmaya devam edelim. Son olarak
unumuzu da yavaş yavaş ilave edip yoğuralım. Hamurdan ceviz
büyüklüğünde parçalar koparıp yuvarlayalım ve yağlı kağıt
serili fırın tepsimize dizelim. Üstlerine de birer tane fındık
koyalım ve önceden ısıttığımız fırında üstleri kızarana
kadar pişirelim. Tatlımız fırında pişerken biz de şerbetimizi
hazırlayalım ve kıvam alan şerbetin altını kapatalım.
Tatlımızı fırından çıkarır çıkarmaz sıcak şerbeti
tatlının üstüne dökelim (şerbet de, tatlı da sıcak olacak).
Şerbeti çekip soğuduğunda servis edebilirsiniz.
Not: Yumurta
kokusundan hoşlanmadığım için ve zaten içinde de yumurta olduğu
için ben ayrıca üzerine yumurta sarısı sürmedim. Bence hiç
gerek yok, ama tercih sizin.
Afiyet
olsun...
12 Ağustos 2012 Pazar
Tavuklu karnıyarık
Tek
kelime ile “harika” bir lezzet gerçekten. Eşim patlıcan
yemeklerini çok sever. Ben de “olsa da yesem” demem ama severim
işte. Epeydir karnıyarık yapmıyordum, çünkü evimizde bir
süredir etrafın batmasından, evin yağ kokmasından dolayı hiç
kızartma yapmıyordum. Genelde fırında yapıyorum. Ama haftasonu
misafir olunca ve ana yemek olarak karnıyarık yapmaya karar verince
bu kararımı kısa bir süreliğine rafa kaldırdım ve farklı
birşey olmasını istediğimden tavuklu yapmaya karar verdim. Emin
olun ki kıymalıdan çok daha lezzetli oldu. Bence tavuk, patlıcana
çok ama çok yakışıyor. Bundan sonra kolay kolay kıymalı yapmam
:) Resimlerin kusuruna bakmayın, sofraya gitmeden alelacele
çekildiler...
Malzemeler:
- 5 adet orta boy patlıcan
-
Yarım kilo tavuk (ben bonfile alıp zar şeklinde doğradım)
- 1 adet domates
- 2-3 adet sivri biber
- 1 küçük boy soğan
- Sıvıyağ (patlıcanları kızartmak için)
- 100-150 gr. kaşar peyniri
- Karabiber
- Kekik
Üzeri
için;
- Yarım yemek kaşığı domates salçası
- Yarım yemek kaşığı biber salçası
- Bir miktar su (göz kararı koydum ama yarım su bardağına yakın)
Yapılışı:
Öncelikle
patlıcanlarımızı alacalı soyup bıçakla bir kaç delik açalım
ve kızgın yağda kızartalım. Kızaran patlıcanları havlu kağıt
üzerine alıp fazla yağlarını çektirelim. Bu arada zar şeklinde
doğranmış tavuklarımızı yağsız tavaya koyalım ve suyunu
salıp çekene kadar pişirelim. Suyunu iyice çeken tavuklara bir
miktar sıvıyağ ekleyip kavuralım ve tavuklara soğanı da ekleyip
biraz daha kavuralım. Son olarak, küp doğranmış domatesleri,
biberleri ve baharatları ekleyip kapağını kapatıp orta ateşte
pişmeye bırakalım. Domatesler kendini iyice saldığında altını
kapatabilirsiniz. Karnıyarıkları bir borcama dizelim ve ortalarına
tavuklu içimizden koyalım. Bu arada ayrı bir tavada domates ve
biber salçasını bir miktar su ile açalım ve orta ateşte bir
taşım kaynatıp altını kapatalım. Hazırladığımız bu sosu
bir kaşık yardımı ile patlıcanların üzerine gezdirelim ve yine
patlıcanların üzerlerine rendelenmiş kaşarları da ilave edip
önceden ısıtılmış fırında kaşarlar eriyene kadar pişirelim.
Fırından çıkan karnıyarıkları soğutmadan servis edelim.
Afiyet
olsun :)
10 Ağustos 2012 Cuma
Güllaç
Ramazan
ayının meşhur tatlısı :) Bu tarif neredeyse iki haftadır
bekliyor ama ben tembelliğimden bir türlü yayınlayamadım...
Malum, Ramazan'da tatlı ihtiyacı artıyor (gerçi benim tatlı
ihtiyacım hiç bitmiyor ama neyse...) Güllacı çok severim
aslında, ama buna rağmen ilk defa yaptım, gayet de güzel oldu :)
Siz de benim gibi henüz denemediyseniz mutlaka deneyin derim. Biz
iki kişi olduğumuzdan bir paket güllacın yarısını kullandım
ve tarifi kendi yaptığım şekli ile paylaşıyorum...
Malzemeler:
- 1 paket güllaç (ben yarısını kullandım)
- 4 su bardağı süt
- 1,5 su bardağı şeker
- Bir paket vanilin
- Gül suyu (ben koymadım)
- Bir su bardağı ceviz (fındık veya fıstık da koyabilirsiniz)
Üstünü
süslemek için; Antep
fıstığı, ceviz, fındık, kiraz, nar... Nasıl arzu ederseniz
(Ben sadece cevizle süsledim)
Yapılışı:
Öncelikle,
süt ve şekeri orta ateşte şeker eriyene kadar karıştıralım.
İyice ısınan sütü ocaktan almadan bir paket vanilini de ilave
edelim ve ocağın altını kapatalım. Dikdörtgen bir borcama bir
sıra güllaç yaprağı koyup üzerine bir kepçe yardımı ile
sıcak süt dökelim. Güllaç yapraklarını yarılayıncaya kadar
aynı işleme devam edelim. Ve ortasına geldiğimizde bir su bardağı
çekilmiş cevizi serpelim. Kalan güllaç yapraklarını da yine
aynı şekilde sütle ıslatalım. Son olarak, üst süslemesini de
yapıp oda ısısında soğuyan güllacımızı dolaba kaldıralım
ve iyice soğuduktan sonra servis edelim.
Not:
Üzerine bir top dondurma koyarak da servis edebilirsiniz. Çok
yakışıyor...
Afiyet
olsun...
8 Ağustos 2012 Çarşamba
Ispanaklı börek
Haftasonu
kayınvalidemleri iftar yemeğine davet ettim. Bu börekler de iftar
için yapıldı. Börekler arasında ıspanaklı börek favorimdir.
Lise yıllarımda arkadaşımın annesi yapar, beni de mutlaka davet
ederdi. Ispanaklı böreği sevmemdeki payı büyüktür
anlayacağınız :) Lafı
daha fazla uzatmadan tarife geçiyorum...
Malzemeler:
- 5 adet yufka
- 1 su bardağı süt
- 1 su bardağı yoğurt
- 1 su bardağı sıvıyağ
- 1 adet yumurta
- Tuz (bir tutam)
- Çörek otu veya susam
İç malzemesi
için;
- 2 bağ ıspanak
- 1 adet orta boy soğan
- Karabiber, tuz (damak tadınıza göre)
Yapılışı:
Öncelikle,
ıspanağımızı yıkayıp doğradıktan sonra bir miktar yağ ile
sotelediğimiz soğanlara ilave edip pişirelim. Pişen ıspanağımızı
biraz soğumaya bırakalım. Fırın tepsimizi bir miktar sıvıyağ
ile yağlayalım ve yufkamızın birini uçları dışarı sarkacak
şekilde serelim. Bu arada süt, yoğurt, sıvıyağ, yumurta ve tuzu
birlikte iyice karıştıralım. Tepsiye serdiğimiz yufkanın her
yerine gelecek şekilde bu sostan bolca sürelim. İkinci yufkayı da
kopararak serelim ve üzerine sostan bolca sürelim. Yufkanın
ortasına geldiğimizde iç harcımızı böreğin her yerine
yedirelim. Üçüncü ve dördüncü yufkaların da her katına bolca
sos sürelim. Kalan son yufkanın da üzerine sostan bolca sürelim
ve son olarak tepsimizden sarkan yufkaları üzerine kapatıp sıvıyağ
ile yağlayalım. Hatta sostan artarsa en son üzerine bolca sürelim
(daha iyi olur). Üzerine damak tadımıza göre çörekotu ya da
susam serpelim. Böreğimizi, önceden ısıttığımız fırında
üzeri kızarana kadar pişirelim. Fırından çıkarmadan önce
üzerine bir miktar tereyağ sürerseniz daha da lezzetli olur.
Afiyet olsun :)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)